Tüzel kişilere idari para cezası verilmesine dair karar, usulüne uygun olarak tebliğ edilmeden; idari para cezasının tahsiline ilişkin ödeme emri gönderilmesinde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
İdareler tarafından, araya herhangi bir aracı girmeksizin tesis edilen idari para cezaları ilgilisine tebliğ edilmeden ya da kararın tesisi ile beraber 6183 Sayılı Yasa uyarınca ödeme emri de hazırlanmaktadır. Alacağın tahsili için öncelikle para cezasının tebliğ edilmesi gerekirken işbu para cezası tebliğ edilmeden gönderilen ödeme emri hukuka aykırılık teşkil etmektedir.
6183 Sayılı Amme Alacakları Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un “Kanunun Şümulü” başlıklı, 1.maddesinin birinci fıkrasında, ” Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer’i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip ve masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.” hükmüne yer verilmiş; anılan Kanun’un “Ödeme Zamanı ve Önce Ödeme” başlıklı 37.maddesinin birinci fıkrasında, “Amme alacakları hususi kanunlarında belli edilen zamanlarda ödenir” hükmüne, ikinci fıkrasında, ” Hususi kanunlarında ödeme zamanı tesbit edilmemiş amme alacakları Maliye Vekaletince belirtilecek usule göre yapılacak tebliğden itibaren bir ay içinde ödenir” hükmüne, “Ödeme Emri” başlıklı, 55.maddesinin birinci fıkrasında, “Amme alacağını vadesinde ödemiyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları luzumunun bir “Ödeme Emri” ile tebliğ olunur hükmüne, ikinci fıkrasında, “Ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödemediği veya mal bildiriminde bulunmadığı takdirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildiriminde bulununcaya kadar üç ayı geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, gerçeğe aykırı bildirimde bulunduğu takdirde hapis ile cezalandırılacağı kayıtlı bulunur. Ayrıca, borçlunun 114 üncü maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan ceza bu ödeme emrinde kendisine bildirilir” hükmüne, ” Ödeme Emrine İtiraz” başlıklı 58.maddesinin birinci fıkrasında, ” Kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcunun olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtirazın şekli, incelenmesi ve itiraz incelemelerinin iadesi hususlarında Vergi Usul Kanunu hükümleri tatbik olunur.” hükmüne yer verilmiştir.
7201 Sayılı Tebligat Kanununun, “Hükmi şahıslara ve Ticarethanelere Tebligat” başlıklı 12.maddesinde; Hükmi şahıslara tebliğ, salahiyetli mümessillerine, bunlar birden ziyade ise, yalnız birine yapılır. Bir ticarethanenin muamelelerinden doğan ihtilaflarda, ticari mümessiline yapılan tebliğ muteberdir.” hükmüne, 13.maddesinde, ” Hükmi şahıslar namına kendilerine tebliğ yapılacak kimseler her hangi bir sebeple mütat iş saatlerinde iş yerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamıyacak bir halde oldukları takdirde tebliğ, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır.” hükmü yer almaktadır.
Aynı Yasa’nın “Tebliğ İmkansızlığı ve Tebellüğden imtina” başlıklı 21.maddesinde, Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” hükmüne, ” Adres değiştirmenin bildirilmesi mecburiyeti” başlıklı 35.maddesinin, 4.fıkrasında ise, “Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır.” hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde görülecektir ki; alacağın tahsili için öncelikle idari para cezasına ilişkin işlemin usulüne uygun olarak tebliğ edilmesi, bu tebliğden sonra bir ay içerisinde borcun ödenmesinin istenilmesi, ve bu borcun ödenmemesi halinde 6183 Sayılı Yasa uyarınca ödeme emri gönderilmesi gerekmektedir. Ödeme emrinin idari para cezası tebliğ edilmeden derhal gönderilmesi, borçlunun haklarını kısıtlayarak kendisini, bazı yükümlülükler altında bulunduracağından hukuka aykırılık teşkil etmektedir.
Not: Her hakkı saklıdır.
Bir cevap yazın