Genelde idareler, özelde belediyelerin, devletten aldıkları paylar ve ödemeler yanında, yürüttükleri kamu hizmeti uyarınca, vergi, resim, harç, idari para cezaları yönünden alacakları doğmakta ve bu alacakların tahsil edilmesi ile kamu hizmeti devam ettirilmektedir.

            Belediyelerin özel hukuk ilişkilerinden kaynaklanan ve 2004 sayılı icra iflas kanunu uyarınca tahsil edilmesi gereken alacakları olduğu gibi özel olarak düzenlenen 6183 Sayılı Yasa kapsamında da tahsil edilmesi gereken alacakları doğmaktadır.

            Uygulamada belediyeler tarafından aynı kişiye yöneltilen, özellikle 3194 Sayılı Yasa’nın 42. Maddesi uyarınca tesis edilen idari para cezalarına ilişkin encümen kararlarının tek bir ödeme emrine bağlanarak borçlusuna gönderildiği görülmektedir. 

            6183 Sayılı Yasa’nın 1. Maddesinde, “Devlete, vilayet hususi idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza tahkik ve takiplerine ait muhakeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli, gecikme zammı, faiz gibi fer’i amme alacakları ve aynı idarelerin akitten, haksız fiil ve haksız iktisaptan doğanlar dışında kalan ve amme hizmetleri tatbikatından mütevellit olan diğer alacakları ile; bunların takip masrafları hakkında bu kanun hükümleri tatbik olunur.

Türk Ceza Kanununun para cezalarının tahsil şekil ve hapse tahvili hakkındaki hükümleri mahfuzdur.” hükmüne yer verilmiştir.

            Ödenmeyen ve 6183 Sayılı Yasa kapsamında kalan alacaklara istinaden 6183 Sayılı Yasa uygulama olanağı bulacaktır. 6183 sayılı Yasa’nın 55. ve 58. maddelerinde yer alan amme alacağını, vadesinde ödemeyenlere yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları hususunun bir “ödeme emri” ile tebliğ olunacağı, ödeme emrinde borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları, nereye ödeneceği, müddetinde ödenmediği veya mal bildirimde bulunulmadığı taktirde borcun cebren tahsil ve borçlunun mal bildirimde bulununcaya kadar üç ay geçmemek üzere hapis ile tazyik olunacağı, borçlunun 114. maddedeki vazifeleri ve bu vazifeleri yerine getirmediği takdirde hakkında tatbik edilecek olan cezanın bildirileceğine ilişkin hükümler uyarınca, idari para cezası verilmesine ilişkin her bir işlemin farklı hukuki sonuçlar doğuracağı ve yargısal denetiminin ayrı ayrı yapılacağı dikkate alındığında, her bir cezaya yönelik olarak ayrı ayrı ödeme emri düzenlenmesi gerekmektedir

            Bu itibarla, muhatabının aynı kişi olup olmamasına bakılmaksızın, her bir idari işlem ile verilen idari para cezasına istinaden ayrı bir ödeme emri düzenlenmesi ve tebligat kanunu uyarınca muhatabına gönderilmesi gerekmektedir. Keza Danıştay 14. Dairesi’nin 2017/803 Esas ve 2019/93 Karar Sayılı ve 15.01.2019 günlü kararı da bu yöndedir.

            Belediyeler tarafından gönderilecek ödeme emirlerinde bu hususa dikkat edilmesi kamunun alacaklarına bir an evvel kavuşmasında kolaylık sağlayacaktır.

            Saygılarımla